Kendimize Bakalım, Kendimizi Eleştirelim

Deniz Demir'in 5 Kasımdaki yorumlarına cevap verirken ''Uluslararası güç odakları ve şer odakları Türkiye'yi siyasi ve ekonomik kaosa sürüklemek adına dolarda spekülasyon yapıyorlar'' dediniz. İsmini hatırlayamadığım bir tarihçi der ki: ''Kimin başına bir iş gelse ben nerede hata yaptım diye düşünür. Türkler ise kim bana bunu yaptı, kim kumpas kurdu der'' Ben buna kesinlikle katılıyorum. Hak, hukuk, demokrasi, özgürlükler konusunda nerelerdeyiz? Sanayide mi uçtuk? Eğitimde mi çok öndeyiz? Teknolojimiz mi çok gelişti? Kişi başına düşen milli gelirimiz mi 30,000usd? Şer odakları neden Kanada ile uğraşmıyor, kişi başı gelir 46000usd? Neden Norveç ile Danimarka ile uğraşmıyorlar. Bu zihniyetten kurtulalım ve kendimizi düzeltmeye özen gösterelim. Global bir dünyada yaşıyoruz. Dünya mutluysa biz de mutluyuz. Biz bize yeteriz gibi sığ düşüncelerden kurtulmamız lazım. Biz ülkemizi insan hakları, hukuk ve demokrasi normları üzerine inşa edersek hiçbir sıkıntı ile karşılaşmayız. Malesef bunlardan eser yok şu sıra. Sevgiler

---

Yanıt : Kendimizi eleştirmek noktasında haklısınız. Biz de sütten çıkmış ak kaşık değiliz. Ama verdiğiniz örnekler sıradışı. Kanada ile Norveç ile kimse uğraşmaz. Neden? -Gayrimenkul diliyle- şerefiyesi düşük ülkeler. Türkiye ve İstanbul -yine gayrimenkul diliyle- şerefiye açısından dünyanın en değerli noktaları arasında. Türkiye'nin başına çorap örülmesinin nedeni de tam olarak sizin ifade ettiğiniz noktalar. Türkiye 2013 yılı Nisan ayında tarihinin en düşük borçlanmasını yaptı. Sonrasında Gezi Olayları patladı. Türkiye ekonomide yükseliş trendindeydi. Peşpeşe olaylar yaşandı. Anlayacağınız Türkiye'yi kendi haline bırakmıyorlar. Bırakmıyacaklar da...